Berlin Film Festivali, kisa adiyla Berlinale, bu yil 60. yaşini kutluyor. On gun suren festivalde kisa filmden belgesele, muzikalden siyah-beyaz filmlere kadar yaklaşik 400 film sinemaseverlerle buluştu.
60. berlin film festivali
1951’de Amerikan askeri idaresinin onerisi ve destegiyle bir soguk savaş aygiti olarak yola cikan Berlin Film Festivali’nin 60. yili, iki Almanya’nin birleşmesinin de 20. yildonumu olmasi nedeniyle ayri bir coşkuyla kutlandi.
Berlin film festivalinden bir kare
Festival, festival direktoru Dieter Kosslick’in ‘Yaklaşik 400 filmin dogum gunu pastasi hazirlandi’ duyurusu ve cilgin yonetmen Werner Herzog’un 60. yil pastasini kesmesi ile başladi. Aciliş filmi olarak 2007 yilinda ‘Tuya’nin Evliligi’ filmiyle Altin Ayi alan Cinli yonetmen Wang Quanan’in imzasini taşiyan bir başka film secildi. Hem buyuk bir aşkin hikâyesi, hem de bolunmuş bir ulkenin trajedisini anlatan ‘Tuan Yuan – Ayrilmiş Birlikte’ adli bu film bazi sinemaseverler tarafindan aciliş filmi icin uygun bulunmadi ve film icin ‘silik kaldi’ ifadesi yankilandi.
Festivalin aciliş filmi yonetmeni Werner Herzog
Dieter Kosslick bunun uzerine ‘Siyasi nedenlerden dolayi parcalanan, yillar sonra tekrar bir araya gelmeye calişan bir ailede gecen, guzel bir aşk hikâyesini anlatan bir film bu. Yani bir yeniden birleşme filmi. Biz de Almanya olarak birleşmenin 20. yilindayiz. 60. yildonumunu kutlayan Berlinale’de tum bolumlerde agirlikli konumuz aile oldugu icin bu bizim icin ideal bir aciliş filmi.’ aciklamasinda bulundu.
Dieter Kosslick
11 Subat’ta başlayip 21 Subat’ta sona eren Berlin Film Festivali icin 28 sinema salonunun yaklaşik 8 bin koltugu sinemaseverlere ayrildi.
Festivalden bir kare
12 Subat’ta Kore kokenli Amerikali tasarimci Christina Kim’in eski film şeritlerinin ve film panolarinin geri donuşturulmesiyle hazirladigi 300 metrekarelik dev perdede, sinema tarihinin en degerli bilim-kurgu filmleri arasinda yer alan, Alman yonetmen Fritz Lang’in 1927 yili yapimi sessiz sinema başyapiti ‘Metropolis’ gosterildi. Brandenburg Kapisi’nin onunde duzenlenen bu eşsiz gosteriyi sinemaseverler ucretsiz izleme firsati buldu.
Christina Kim’in 1927 yilinda imzasini attigi film “METROPOLIS”
Turkiye’den ve Turkiye asilli yonetmenlerden de toplam 6 filmin yer aldigi Berlin Film Festivali’nde, Semih Kaplanoglu’nun ‘Bal’ adli filmi ‘Okumenik Juri Odulu’ ve festivalin en buyuk odulu ‘Altin Ayi’ Odulu’nu kazandi.
Semih Kaplanoglu
Torenin ardindan basin toplantisina katilan Kaplanoglu sozlerine ‘mutluyum’ diyerek başladi ve 46 yil sonra Turkiye’ye odul geldigini belirtti. ‘Bu odulun, yeni filmler ve genc yonetmenler icin itici guc olacagini duşunuyorum’ dedi. Ayrica festival boyunca buyuk ilgi goren ve direktor Kosslick’in de kayitsiz kalamadigi Bal filminin minik oyuncusu Bora Altaş’a da teşekkur eden Kaplanoglu, ‘O vazgecseydi, bu filmi bu şekilde bitiremeyecektik’ dedi.
Semih Kaplanoglu ve Bora Altaş
Kaynaklar
[1], http://www.sondakika.com/[2], http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2010/02/100211_berlinale.shtml
[3], http://bianet.org/bianet/diger/120133-berlinalenin-60-dogum-gunu-partisi
[4], http://www.treehugger.com/files/2010/02/forget-iron-curtain-recycled-curtain-at-berlin-film-festival-metropolis.php
Semih Kaplanoğlu çok iyi bir ödül aldı iyi bir yönetmen.bizleri gururlandırdı, kendisini kutluyorum.
Türk yönetmenlerin hiç bir eksiği yok, her alanda ödül alabilecek kadar iyiler. Ülkemizde sinemaya başka ülkelerdekinin yarısı kadar para ayrılsa bizimde bir holywoodumuz olurdu